top of page
Yazarın fotoğrafıNORTHWAY

Prof. Dr. Onur UÇAK TÜRER yazdı.. "NÖRON FISILDAŞMALARI"

NÖRON FISILDAŞMALARI



Çok sevgili çocukluk arkadaşım, dershane sıralarındaki kadim sırdaşım.. Anne, babasını kendi ailem bildiğim.. Can arkadaşım Onur yine bizimle.. İyi ki de bizimlesin..

Senden öğreneceğimiz çok şey var Onur'cuğum.. Keşke Adana'ya gelip eğitimlerine de katılabilsek.. Seni kocaman kucaklıyorum..


Onur'un ilk yazısını da okuyabilirsiniz. ThetaHealing'e başlangıç yapmıştı beyinlerimizde.. Bu yazı onun devamı niteliğinde.. Keyifli okumalar diliyorum..


NÖRON FISILDAŞMALARI


Kendinize ayırdığınız, bu keyifli okuma molasına bir parça farkındalık serpiştirelim mi? Gözlerinizi kapatabilirsiniz belki ve elinizi karnınıza koyarak, derin bir nefes alabilirsiniz. Nefesi verdikten sonra, kendi ritminde akarken, başınızı yavaşça yanlara öne ve arkaya doğru bırakabilirsiniz.
Bu sırada gelen düşünceleri misafir ederek, nezaketle dikkatinizi nefesinizde tutarak tekrar derin nefesler alabilir misiniz? Bir kaç dakika bu şekilde devam ettikten sonra yavaşça, kendi zamanınızda hazır hissettiğinizde gözlerini açabilirsiniz. Harikasınız, parasempatik sisteminizi dengelediniz ve gevşediniz. O halde başlayalım..

SİNAPS: KADİM BULUŞMA NOKTASI


“Zihin bir yelkenli, düşünceler ise rüzgar .. gezinir dururuz kafamızın içindeki nöron dalgalanmalarının arasında..”
                     
                              Prof. Dr. Onur Uçak Türer

Hiç çok renkli bir bahçeye gittiniz mi? Oradaki en güzel kokulu çiçekleri kokladınız mı? Ya da ünlü bir restoranda en lezzetli yemekleri yediniz mi ve şöyle düşündünüz mü: "Şu anda beni mutlu eden sadece beynimdeki nöronların ateşlenmesidir". Duygusal anlarımızın çoğunun beynimizdeki elektrik sinyallerinden kaynaklandığını ve hormonlarda değişikliklere yol açarak anlık bir mutluluk, üzüntü veya öfke hissi yarattığını anlamak ne garip..

 Nöron, bilgiyi diğer sinir hücrelerine, kaslara veya hormonal bez hücrelerine iletmek için tasarlanmış özel bir hücre olan beynin temel çalışma birimidir. Bir nöronun temel işlevi, bilgiyi işlemek ve iletmektir. Yani nöronlar gerçek bir iletişim ustasıdır.   
 Beynimizde olan biten ne varsa, nöronların birbirleriyle konuşması sonucunda ifade bulur. 

Nöron tek başına bir ada değildir, diğer nöronlar tarafından dokunulmak ister. Birbirlerine dokundukları buluşma noktalarına “sinaps” denir. Sinaps, yapılan görüşmeler göz önüne alındığında, Dünya’daki en önemli buluşma noktası sayılabilir. Öyle ki bütün hayatımızı etkileyecek kararlar, bu buluşma noktalarından geçiyor..
  Nöronlar da insanlar gibidir, kendi sosyal çevresinden olan, aynı nöral ağ içindeki, nöron’a “her zaman ki sinaps’ta buluşup bir kahve içelim anlatacaklarım var” der ve çok sayıda nöron sanki kulakta kulağa oynuyormuş gibi birbirlerine ilgili konu hakkında bilgi aktarırlar ve “örüntü” adı verilen birbirine sıkı sıkıya bağlı ağ yapısını oluştururlar. 
  Nöral bağlantılar, değişmeye ve dış ortama uyum sağlamaya yetecek kadar sağlam ve adaptif yapılardır. Gelişen koşullara göre; sinapsların gücü değişebilir, mevcut sinapsların yenilerinin oluşturulması ve ortadan kaldırılması sağlanabilir, yeni sinir dalları oluşturulabilir ve ortadan kaldırılabilir, yeni nöronların oluşturulması ve yok edilmesi sağlanabilir.

NÖRONLAR SENİN HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?

Yaşamsal imzalarımızın, nöronların birbirleriyle fısıldaşmaları sonucunda atıldığı gerçeği, nöronlarla röportaj yapma isteği uyandırıyor. Bizzat, dünya görüşleri nedir? Hayatlarımızda olan biten neşe, üzüntü, keyif ile ilgili herhangi bir yorumları var mıdır?

  Bir nöronu tek başına yakalayıp, bu tür bir görüşme yaptığınızda size söyleyecek fazla bir şeyi yoktur. Sorduğunuz sorulara, beyinden kaynaklanan programlara uygun bir şekilde diğer nöronlarla bir arada cevap verebilir. Yani, nöronların tek başlarına, ne denli büyük kararlara imza attıklarına dair hiçbir fikirleri yoktur. 
 Onlar karanlık yuvalarında, hayatlarını diğer nöronlardan oluşan bir ağa gömülü olarak geçirir ve basitçe sinyallere yanıt verirler. 
 Hedeflerin, niyetlerin ve yeteneklerin tamamen bu küçük nöronların varlığına bağlı olsa da, inşa etmek için bir araya geldikleri şeyin farkında olmadan  küçük bir ölçekte yaşarlar. 
Bu temel beyin hücrelerinden yeteri kadarını bir araya getirin, doğru şekillerde etkileşimde bulunsunlar ve perde.. Evrendeki en gelişmiş film stüdyosundasınız ve adı da “Frontal Korteks Stüdyoları” ve “Zihin Yapım” iş birliği..

  Çocukluğumuz boyunca, çevremiz beynimizi rafine eder, olasılıklar ormanını alır ve onu maruz kaldığımız şeylere karşılık gelecek biçimde yeniden şekillendirir. Beynimiz güçlü bağlantılar kurarken zihnimiz de kendini güvende ve adapte tutmak adına düşünce paternleri geliştirir. 
Düşünce paterni, olaylar karşısında en aşina olduğumuz biçimde, zihnimizde algı yaratarak, o durumu kendi öğrendiğimiz şekilde algılama ve yorumlama yanlılığıdır. Bu ise deneyimlerin her durumda öznel olarak algılanma dinamiğini ortaya koyar.

Deneyimin gerçekte olanla ilgisi yoktur der nörobilim uzmanları.. deneyim, geçmiş nöral örüntülerinin şablonunda, zihnin çoktan karar vermiş olduğu yapılandırılmış algıdır diyebiliriz. Günümüzde çok sayıda öğreti, yol, felsefe.. bu zihinsel yapılandırmanın, huzur verici sonuçlar yaratacak şekilde, yeniden düzenlenmesini amaçlamaktadır.
Olan her şeyi, yargısız ve şefkatli bir anlayışla algılamak dileğiyle..!!


Prof. Dr. Onur Uçak Türer
ThetaHealingTM Master Eğitmeni, Periodontoloji Uzmanı
412 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Yazı: Blog2 Post
bottom of page